Batılı istihbarat örgütlerine Kafkasya neden gerekiyor?

 

19 Mayıs 2023 tarihinde, Sovyetskaya Adigeya gazetesinde Batır Nefşegov imzasıyla yayımlanan bu yazıyı Rusçadan Türkçeye Yeldar Barış Kalkan çevirdi.

Özel operasyonun başından beri Ukrayna’nın, Rusya’daki durumu sarsmak isteyen Batılı istihbarat örgütleri tarafından finanse edileceği bekleniyordu. Bu konular yeni değildir. Güney Rusya ve Kuzey Kafkasya federal bölgelerinde Kafkas halklarına zulmedildiği iddia ediliyor. Rusya karşıtı örgütler uzun yıllardır Kafkasya’daki istikrarlı uluslararası durumu baltalamak için çabalıyorlar. Gerçek şu ki, çabaları sonuçsuz kalmaktadır. Fakat bu çabalar sona da ermemektedir.

Geçen yılın haziran ayında Ukrayna parlamentosunda fraksiyonlar arası bir milletvekili birliği olarak “Özgür Kafkasya İçin” adlı birlik ihdas edildi. Birliğin danışmanı Rusya karşıtı radikal görüşleri ile bilinen, İsrail vatandaşı Avraam Şmuleviç oldu. Kendisi uzun yıllardır (Amerikan) Jamestown Vakfı’nın Kuzey Kafkasya koordinatörlüğünü yapıyordu. Söz konusu örgüt 2020 yılında Rusya Federasyonu topraklarında “istenmeyen örgütler” listesine girmişti.

Birliğin başkanı, milletvekili Aleksey Gonçarenko’ydu. Ona göre bu fraksiyonun hedefi isminden anlaşılmaktadır: Kuzey Kafkasya’nın Rusya tarafından ezilen halklarına yardım etmek. Topraklarında askeri bir operasyonun devam ettiği bir ülkenin parlamentosu neden başkalarının sorunları ile bu kadar ilgili olmuştur? Açık ki, Batılı para babalarından para koparmak için.

Kafkasya bölgelerinden gelip özel operasyona (Rusya tarafında) katılan ve anayurdunun savunması için borcunu yiğitçe ödeyen katılımcılar kuşkusuz ABD’yi ve AB’yi huzursuz ediyorlar. ABD ve AB bu durumu değiştirmek için hummalı bir çalışma halindedir.

Nasıl? Bu halklara Rusya’nın onlara zulmettiğini ve özgürlükleri için savaşmaları gerektiğini göstermeye çalışarak. Ülkedaşlarımız ise Nazizm ile savaşmayı tercih ettiler çünkü Rusya onların 80 yıl önce dedelerinin ve dedelerinin babalarının uğruna savaştığı anayurtlarıdır.

Halka ihanet edenler

O zaman Batılı istihbarat örgütleri başka bir kanaldan, yerli aktivistler üzerinden harekete geçtiler. Örnek vermek gerekirse, Rusya karşıtı “Özgür Çerkesya” adlı örgütün kurucusu ve yöneticisi olan ve Rusya tarafından yabancı ajan olarak bilinen, Kabardey-Balkar kökenli aktivist İbrahim Yağan.

İbrahim Yağan hakkında bugün neler biliniyor? Özel askeri operasyon başladıktan sonra Rusya iktidarına yönelik ateşli demeçler vermiş ve ülkedaşlarını özel askeri operasyona katılmayı reddetmeye çağırmıştı. Bu nedenle, Yağan için iki yıl hapis cezası istenmişti.

Batılı kitle iletişim araçları Yağan’dan şu cümleleri aktarıyorlardı: “Dikkatli ol halkım, bu bizim savaşımız değildir. Anayurdumuza yeniden soykırım geliyor. Ukrayna’ya karşı savaşmak doğru değildir, onun yerine 2-3 yıl hapis yatmak bile daha iyidir.”

Yağan, özel askeri operasyonun başlangıcında öncesine göre çok daha aktif olmuştu. “Uluslararası konferanslar” düzenledi. Bu konferanslarda Rusya karşıtlığı bağlamında “Çerkeslerin tarihsel kimlik sorunları” tartışılmıştı. Bu konferansları hangi kaynaklar ile düzenledi? Açık ki, yabancı istihbarat örgütlerinin finansmanı ile. Özellikle de Amerikan ve Britanya istihbarat örgütlerinin finansmanı ile.

Daha küçük “ortaklar” da kendi katkılarını sunuyorlardı. Örneğin Polonya, Yağan’a siyasi sığınma hakkı vermişti. Geçen yılın yazında Rusya’da onunla ilgili olarak terörizm konulu bir ceza davası görülmüştü. Ondan sonra Yağan, Polonya’ya kaçtı. 2023 yılı Ocak ayında Rusya Federasyonu Adalet Bakanı, İbrahim Yağan’ın sicilini yabancı ajan olarak tescilledi, nedeni ise Rusya karşıtı yabancı örgütlerden mali destek almasıydı.

Varşova’da bulunarak Yağan, Rusya karşıtı faaliyetlerini sürdürüyordu. Örneğin, “Özgür Çerkesya” yöneticisi olarak geçen yıl Polonya’da kurulmuş olan, Rusya karşıtı “Yurttaş Meclisi” adlı hareketin çalışmalarına aktif katılım gösteriyordu.

Bu hareketin yanında mobilizasyon ve Ukrayna askeri güçlerine teknik destek merkezi de kurulmuştu. Yağan bu noktada, söylendiği gibi sözden eyleme geçmeye karar vermişti ve Rusya karşıtı askeri faaliyetlere katılacak Çerkes gönüllü birlikleri kurulması niyetini açıklamıştı.

Gelecekte kurulması öngörülen Çerkes gönüllü birliklerinin oluşumunda; 2017 yılından beri Donetsk ve Lugansk cumhuriyetlerinin topraklarında Ukrayna askeri birlikleri kapsamında savaşan, “Kırım” adlı Kırım-Tatar birlikleri örnek olarak gösteriliyordu.

Bu birlik için Yağan’ın geniş ölçekli planları vardır. Onun düşüncesine göre bu birlikler “Özgür Çerkesya”nın savaşçı kanatları olacaktır. Varşova’da Batılı istihbarat örgütlerinin parası ile rahat bir yaşam sürerken Yağan’ın kendisi savaşacak mıdır ya da “Çerkes halkına destek” sunmaya devam edecek midir, demeçlerinde bu konuya açıklık getirmemiştir.

Diasporanın Tepkisi

İnternet ortamındaki bu demeçleri analiz etmek gerekirse, tüm bu Rusya karşıtı projelerin Adığe diasporasından geniş bir destek bulmadığı sonucu çıkmaktadır. Çerkes gönüllü birlikleri kurma fikri ise Türkiyeli Adığelerden çok sert eleştiriler almıştır.

Yine de Kaf-Fed ve Çerkes-Fed gibi büyük Adığe derneklerinin genç aktivistlerinden küçük bir kısmının söz konusu girişimlerinde Yağan’ı destekledikleri de görülmektedir.

Peki, bu gelecekte nasıl bir sonuca yol açabilir?

Yağan ve Şmuleviç gibi aktivistler gelecekte Rusya içindeki Adığeler ile ilişkilenebilirler. Genç aktivistler, bilim insanları, kültür ve sanat emekçileri ile. Başka sözlerle ifade etmek gerekirse, potansiyel olarak toplumsal muhalefetin lideri olabilecek herkes ile.

Peki, ne için? Rusya’daki istikrarlı ve barışçıl uluslararası karşılıklı ilişkiselliği yok etmek için. Zira bu, devletimizin güç aldığı temeldir ve Batı tarafından da çok iyi bilinmektedir.

Rusya Federasyonu’nun bir öznesi olarak Adığey, etnik Adığeleri topraklarına kabul etmektedir ve son yıllarda dünyanın farklı ülkelerinden onlarca ülkedaş tarihsel anayurtlarına dönüş yapmıştır. Onlardan hiçbirisi de kendilerini zulüm altında hissetmemektedir, kaldı ki, Adığey’de doğmuş olanlar açısından ise hiçbir baskı söz konusu değildir.

Burada repatriantlar kendilerine barışçıl ve sakin bir yaşam oluşturuyorlar. İş kurup farklı alanlarda çalışıyorlar, Adığe gelenekleri doğrultusunda çocuklarını yetiştiriyorlar ve kendilerini dünyanın herhangi bir ülkesinde olduğundan daha özgür hissediyorlar. Burada Adığe dilinin korunmasına ve ulusal kültürün geliştirilmesine çok özen gösteriliyor. Onlar için Rusya bir anayurt ve ev olmuştur. Bilindiği gibi, kişinin kendi evi demek, dikkat edilmesi gereken ve onu yıkma amacı olanların provokasyonlarına feda edilmemesi gereken mekân demektir.

Siyaset
Etiketler
Kafkaslar; Batı; istihbarat; Rusya;